HIFZISSIHHA RAPORUNDAN ALINMIŞ, TEHLİKELİ KATKI MADDELERİ.

E 102 KANSEROJEN
E 110 KANSEROJEN
E 120 KANSEROJEN
E 123 KANSEROJEN
E 124 KANSEROJEN
E 131 KANSEROJEN
E 142 KANSEROJEN
E 210 KANSEROJEN
E 211 KANSEROJEN
E 213 KANSEROJEN
E 214 KANSEROJEN
E 215 KANSEROJEN
E 216 KANSEROJEN
E 217 KANSEROJEN
E 239 KANSEROJEN

E 330 KANSEROJEN

E 220 BAĞIRSAK BOZUKLUĞU
E 221 BAĞIRSAK BOZUKLUĞU
E 222 BAĞIRSAK BOZUKLUĞU
E 223 BAĞIRSAK BOZUKLUĞU
E 224 BAĞIRSAK BOZUKLUĞU
E 230 DERİ VE DAMAR HASTALIĞI
E 231 DERİ VE DAMAR HASTALIĞI
E 232 DERİ HASTALIĞI
E 233 DERİ HASTALIĞI
E 250 DAMAR HASTALIĞI
E 251 DAMAR HASTALIĞI
E 252 DAMAR HASTALIĞI
E 311 SİNİR HASTALIĞI
E 312 SİNİR HASTALİĞI
E 220 KOLLESTEROL
E 221 KOLLESTEROL
E 320 KOLLESTEROL
E 321 KOLLESTEROL
E 338 HAZIMSIZLIK
E 339 HAZIMSIZLIK
E 340 HAZIMSIZLIK
E 341 HAZIMSIZLIK
E 407 HAZIMSIZLIK
E 450 HAZIMSIZLIK
E 451 HAZIMSIZLIK
E 461 HAZIMSIZLIK
E 463 HAZIMSIZLIK
E 465 HAZIMSIZLIK
E 466 HAZIMSIZLIK

ÇOK MÜHİM BİR AÇIKLAMA:

19k Gıda Maddeleri E maddesiz, hormonsuz ve radyasyonsuzdur.

GIDADAKİ SAKINCALI KATKI MADDELERİ:

Günümüzde ürünlerin raf ömrünü uzatmak, içindeki bakterinin oluşumunu engellemek ya da renk vererek cazip kılmak için birçok ürüne katkı maddesi ekleniyor. Katkı maddesi kullanımının gelişen şartlarla birlikte kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken uzmanlar, yine de pazarda açıkta satılan ürünlerin, marketlerde açık olan kıymaların, sokaktan alınan sütlerin hayati tehlike taşıdığına dikkat çekiyor. Günümüzde hem artan nüfus sebebiyle gıdaların daha büyük hacimde üretilmesi hem de uzun süre dayanıklılık gerektirmesi gibi yeni üretim ve tüketim şartları, gıda katkı maddelerinin kullanılmasını zarurî kılıyor. Gıda katkı maddeleri olmasa, ekmek kısa zamanda küflenir, tuz kümeleşir ve dondurma buz kristallerine ayrılırdı.

Analiz ettirin

Bunlar bir yandan bakıldığında olumlu gibi gözlenirken şartlara uygun olmayan işletmelerde herbir besin maddesi adeta birer zehir manasına da gelebiliyor. Kırıntı peynirlerin jelatinle birleştirilerek pazarda satılması, kıymaların içine başka maddelerin katılarak besin değerinin düşürülmesinden mikrobik oluşumlara zemin hazırlanmasına kadar pek çok risk ile hergün burun buruna yaşıyoruz. Bunun için daha sıkı bir denetimin mutlaka olması gerektiğini belirten Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Metabolizma ve Diyabet Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Oşar, tüketicilerin şüphelendikleri bir maddeyi Hıfzısıhha’ya götürmelerini istedi.

Nasıl numaralandırılır?

Gıda katkı maddelerini tanımlamak ve herhangi bir karışıklığa yol açmamak için Avrupa Birliği’nin (EC) simgesi olarak E harfi ve üç rakamlı sayıdan oluşan kodlar kullanılır. Mesela, 621 numaralı gıda katkı maddesi (monosodyum glutamat) Avrupa Birliği Kodeksi’nde E621 olarak isimlendirilir. Doğal veya sentetik olsun gıda maddelerinde kullanılan ve katkı maddesi olarak tanımlanan bütün kimyasallar bu kodlama sisteminin içindedir. Ülkemizde de aynı isimlendirme kullanılmakta. Aroma maddelerine E kodu veya numara verilmiyor. Çünkü bu grup çok geniş. Türk Gıda Kodeksi’nde izin verilen yaklaşık 340 gıda katkı maddesi varken, aroma maddelerinin sayısı bin 700 civarında.

Niçin kullanılır?

Prof. Dr. Zeynep Oşar gıda katkı maddelerinin kullanılma sebeplerini şöyle sıralıyor:
* Gıdanın besleyici değerini korumak, dayanıklılığını artırmak, raf ömrünü uzatmak.
* Gıdanın doku özelliklerini iyileştirmek.
* Gıdanın lezzetini ve rengini çekici hale getirmek ve korumak.
* Gıdanın işlenmesi sırasındaki teknolojik zaruret.
* Gıdada mikroorganizmaların gelişmesini önlemek.
* Gıda çeşitliliği sağlamak.

Dünya “E” yi yasaklıyor

Gıdalarda kullanılan katkı maddeleri ile ilgili düzenlemeler, bütün dünyada, BM’ye bağlı Dünya Sağlık Teşkilatı

(WHO) ve Dünya Gıda ve Tarım Teşkilatı (FAO) liderliğinde yürütülmekte. Katkı maddelerinin insan sağlığına hiçbir zarar vermeden hangilerinde hangi miktar kullanılacağı (WHO) ve (FAO) tarafından tespit ediliyor. Ancak, önceden kullanılabileceği deklare edilen pek çok madde sonradan zararları tespit edildiği için aynı kuruluşlar tarafından kullanımı iptal edilebiliyor. Ayrıca yürürlükte olduğu halde, ülkeler tek taraflı olarak pek çok katkı maddesinin kullanılmasını kendi ülkelerinde yasaklamakta. Mesela; E123 ABD’de 1976’dan beri yürürlükten kaldırılmış. E104, E131, E154, E173, E174, E175, E180, E215, E217, E236, E237 gibi toplam 52 adet katkı maddesi WHO ve FAO listelerinde mevcut olduğu halde Avustralya geçersiz saymış, ülkesinde kullanımını yasaklamış.

Zarar veriyor

1962’den günümüze kadar AB (Avrupa Birliği) tüketici bültenleri yayınlamakta. 1986 ocak ayından beri birçok gıda ürünlerinin ambalajlarında ürün içinde kullanılan katkı maddelerinin E numaraları ile kodlanmış olarak gösterilmesine başlandı. Gıda katkı maddelerinin ambalaj üzerinde gösterilmesi mecburiyeti insan sağlığı açısından önem arz etti. Buna misal olarak sıkça kullanılan bir gıda katkı maddesi olan E471 verilebilir. Ayrıca aspirine karşı duyarlı bir astım hastası, yediği gıdalarda kullanılan kıvam arttırıcılara, gıda boyaları vb. gibi katkı maddelerine çok dikkat etmeli. Fakat günümüzde hâlâ bazı tür gıda maddelerinde, alkollü içeceklerde ve ilaçlarda kullanılan katkı maddelerinin açıklanmasına yönelik kanuni bir zorunluluk yok.

Sos ve sucuklar mercek altında

Katkı maddeleri içerisinde en uzak durulması gereken nitrit ve nitratlardır. Kansere sebep olan nitrozaminleri oluşturan bu maddeler ayrıca kanın oksijen taşıma kapasitesini azaltır. Ülkemizde 1970’li yıllarda yapılan çalışmalarda, işlenmiş et ürünlerinde (sucuk, salam, sosis) izin verilenin çok üzerinde nitrit kullanıldığı tespit edilirken, son yıllarda daha iyi sonuçlar alındı. Birçok restoranın salata soslarında bulunan sülfitler; çeşitli alerjik reaksiyonlara, baş ağırısına, kurdeşen, göğüste sıkışma, karında kramp, ishal, kan basıncı düşmesi, halsizlik gibi durumlara yol açabilir. Monosodyum glutamat, özellikle Uzak Doğu ve Türk mutfaklarında değişik gıdalarda lezzet artırıcı olarak kullanılır. Fazla miktarda monosodyum glutamat alınmasıyla oluşan reaksiyona “Çin Restorantı Sendromu” denir; bu, baş ağrısı, bulantı, ishal, terleme, göğüste sıkışma ve boyun arkasında yanmaya sebep olur. Renklendiriciler hassas kişilerde deri döküntüleri ve astım gibi alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Ülkemizde yapılan bir çalışmada 25 şekerleme örneğinin 11’inde izin verilmeyen renklendiricilere rastlandı.

4 grupta 340 çeşit

Prof. Dr. Zeynep Oşar, katkı maddesinin tabiî veya sentetik olarak elde edilmesinin, sağlık açısından güvenilir manası taşımadığını belirtiyor. Gıda katkı maddelerinin işlevlerine göre 4 ana grupta birçok farklı çeşide ayrıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Zeynep Oşar, bu konuda aşağıdaki ayrıntıları verdi:

Koruyucular

Besinleri bakteri, küf, maya bozulmalarından korumak, raf ömrünü uzatmak maksadıyla kullanılır.
Antimikrobiyaller: Nitrit, nitrat, benzoik, propionik, sorbik asit, kükürt dioksit.
Antioksidanlar: C vitamini, BHA, BHT, gallatlar.

İyileştiriciler

* Asitliği düzenleyiciler, Topaklanmayı önleyenler, Emülgatörler, Stabilizatörler, Mayalanma sağlayıcılar, Nem ayarlayıcılar, Olgunlaştırıcılar, Ağartıcılar, dolgu maddeleri, köpük ayarlayıcılar, parlatıcılar.

Renklendiriciler

Bunlar aromayı daha cazip hâle getirmek, orijinal aromayı korumak, düzeltmek veya artırmak için kullanılır. Lezzetin iki bileşeni tat ve koku olduğu için, aroma maddeleri, lezzeti de artırır. Renklendiriciler; işleme ve depolama sırasında kaybolan tabiî rengi yeniden kazandırmak, zayıf olan rengi kuvvetlendirmek, gerçekte renksiz olan besine renk vermek, düşük kaliteyi gizleyerek tüketici takdirini kazanmak düşüncesiyle katılır. Bunların katılmaması sağlığımız için daha faydalı olacakken, sadece vitrin ve göz zevki için insanlar bu maddeleri almaya itilmektedir. Bunlar; lezzet artırıcılar (monosodyum glutamat), lezzet vericiler (aromalar), renklendiriciler (tartrazin, indigotin), suni tatlandırıcılar (aspartam, sakarin).

Geliştiriciler

* İşleme sırasında kaybolan besleyici unsurları yerine koyma: B1, B2, niasin gibi vitaminler.
* Diyette eksik olabilecek besin unsurlarını ekleme: A, D vitaminleri.

Nasıl üretiliyor?

Katkı maddelerinin üretilmesinde kullanılan maddeler, geniş bir yelpaze teşkil etmekte. Bazı katkı maddeleri tabii kaynaklardan elde edilir. Bitkilerden yapılan katkı maddeleri olduğu gibi (lesitin soya fasulyesi ve mısırdan elde edilir), hayvanlardan ve hayvan artıklarından elde edilen katkı maddeleri de vardır.
* Jelatin (E441) domuz, sığır veya diğer hayvanların kemik ve deri artıklarından;
* Karmin (E120) kırmızı bitten;
* Şellak (E904) yine bir bit türünden;
* Kasitin (E920) insan veya domuz kılından;
* Rennin, sığır veya davar midesinden;
* Pepsin, domuz midesinden elde edilmekte.
* Gliserin (E475), lesitin (E322), mono ve digliseridler (E471), betakarotenler (E160), benzoik asit (E210) ise, hayvan ve bitki artıklarından veya sentetik olarak üretilebilmekte.

Nerede kullanılıyor?

* Bakteri, küf mantarı ve domuz midesinden elde edilen E1100: Meşrubat, unlu mamuller.
* Kırmızı bitten yapılan E120: Pasta ve yoğurt.
* Bakterilerden elde edilen E234: Konserve, margarin ve çocuk maması.
* Şeker ve bakteri fermentasyonundan elde edilen E415: Konserve, margarin, çocuk mayası, bisküvi, salata sosu, yumuşak margarin.
* İnsan veya domuz kılından oluşan E921: Un, ekmek ve ilaç.
* Sentetik, bitkisel veya küçük yengeçlerden elde edilen E161a: Bisküvi.

Bu (E) listesini yanınızda taşıyın

E101
Bazı kahvaltılık mısır gevreği türünde bulunur. Önemli, faydalı bir besin.

E102
Balık köftesi, füme balık,çeşitli pastalar, şekerlemeler, kek ve şeker süsleri, bazı dondurmalar, kahve için süt-krema tozu, paket hazır çorbalar, jöleler, hazır soslarda bulunur. Özellikle aspirine hassas kişilerde akciğerlerde, burun ve ciltte reaksiyonlar, hiperaktiflik, astım, egzema, alerji ve kaşıntıya sebep olabilir.

E104
Limonlu pastalarda bulunur. Alerjik reaksiyon, hiperaktiflik ve aşırı duyarlılığa yol açabilir.

E107
Şekerler, soslar, çikolatalarda bulunur. Şüpheli kanserojen olarak değerlendiriliyor. Deneylerde hayvanların böbrekleri etkilendi.

E110
Meyveli yoğurtlar, reçeller, salam, pastalar, şekerler, bisküvi çeşitleri, dondurma, jöleler, ketçap, gazozlu içecekler. Şüpheli kanserojen; bazı kişilerde güneş ışığına karşı alerjik reaksiyon yapabilir.

E122
Yoğurtlar, reçeller, kırmızı pancar turşusu, pastalar, şekerlemeler, dondurmalar, paket çorbalar, jölelerde bulunur. Etkileri kanser ve aşırı duyarlılık.

E123
Böğürtlenli yoğurt, çikolatalı pasta, hazır çorbalar, jöleler, dondurmalar, ketçapta vardır. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık, alerjik kaşıntı.

E124
Çilekli yoğurtlar, salam, paket çorbalar, dondurulmuş pizzada bulunur. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık.

E127
Karışık meyve, kokteyl konservesi, salam, sosis, pastalar, dondurulmuş pizzada mevcuttur. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık ve tiroid rahatsızlıklarıdır.

E128
Sosisler, bazı çikolatalı pasta çeşitlerinde kullanılır. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık.

E131
Renkli şekerlemeler, bazı dondurmalar için tercih edilir. Etkileri, kanser, aşırı duyarlılık, sinirsel hastalıklar ayrıca mide bulantısı, düşük tansiyon bildirilmiştir.

E132
Jöle şekerler, renkli şekerlemeler, çikolata kaplı bir takım yiyecekler, hazır soslarda kullanılır. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık ve yüksek tansiyon.

E133
Konserve bezelye, bisküviler, dondurmalar ve jölelerde yaygın kullanılır. Etkileri kanser, aşırı duyarlılık, alerjik reaksiyon.

E140
Yağlar, bazı sebze turşularında bulunur. Güvenli.

E142
Reçeller, konserveler ve çorbalarda bulunur. İngiltere’de yasak. Aşırı duyarılılık yapıyor.

E150
Çeşitli konserve ürünleri, hazır et ürünleri, hamburgerler, kek, pasta, bisküvi, şekerleme çeşitleri, çikolatalı ürünler, hazır çorbalar, soslar, soya sosu, bazı viskilerde yer alır. Uzun dönemde kansere yol açabilir.

E151
Bazı reçeller, meyveli soslarda kullanılır. Domuzlarda bağırsak kistlerinin oluşmasına sebep oldu. Etkileri aşırı duyarlılık ve sindirim problemleridir.

E153
Çikolata kaplı yiyecekler, şekerlemelerde bulunur. Etkisi kanser. Bu maddeyle sıkça temasta bulunan işçilerde deri kanseri gözlendi.

E154
Sosisler, şekerlemelerde kullanılır. Bazı ülkelerde yasak. Kanser ve aşırı duyarlılık yapıyor.

E160
Margarinler, peynirler, kek, pasta, bisküvi çeşitleri, şekerlemeler, dondurulmuş pizza, paket puding karışımlarında kullanılır. Doğal bitki pigmentlerinden elde edilir. Güvenli. Ayrıca doğal A vitamini kaynağı. Alerjik reaksiyonlara sebep olabilir.

E170
Kalsiyum katkılı ve sıkılaştırıcı madde olarak un, şekerlemeler, dondurmalar, vitamin haplarında kullanılır. Doğal mineral. Güvenli. Ancak çoğunlukla doğal gıdasal kalsiyumun yerini almak için yiyeceklere katıldığı için genel gıdasal değerler fakirleşir.

E173
Haplar ve bazı şekerlemelerde çok ender kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklanmıştır. Zehirlidir ve aşırı duyarlılığa sebep olabilir. Metal kaynaklıdır.

E180
Bazı kaşar peynirlerin dış yüzeylerinde (kabukları) kullanılır. Aşırı duyarlılığa sebep olabilir. (Peynirin yüzeyi ayrılarak tüketilmediği sürece risk azalır.)

Piyasada satılan hazır gıda maddeleri ülkemizde insan sağlığını ciddi biçimde etkileyecek derecede katkı maddeleri içermektedir. Ancak bu maddeler, tüm çabalara rağmen medya aracılığı ile ilan edilememektedir. Günümüzde gıda sektörü büyük bir tröst halini almıştır. Örneğin hiçbir yayın organında Kola’nın zararlı olduğunu göremezsiniz. Ancak biz tüketiciler, aile fertlerimizi, çevremizdeki arkadaşlarımızı, haberdar ederek bilinçlendirebiliriz. Son yıllarda kanser vakalarının neden devamlı artış gösterdiğini hiç düşündünüz mü? Siz çocuğunuzun kanserojen madde içeren gıda almasını ister misiniz? Peki niye ketçap alıyorsunuz? Sizlere aşağıda sunduğumuz tablo alacağınız hazır gıda maddelerindeki katkılarla ilgili bilgi vermektedir. Sağlığınız için: Lütfen her hangi bir gıda maddesi satın almadan önce ambalajının üzerini dikkatlice okuyun.

TEHLİKELİ KATKILAR

E102, 120, E311, 312 (NÖROLOJİK HASTALIKLAR)

KANSEROJEN KATKILAR

E102, 110, 123, 124, 131, 142, 210, 211, 213, 214, 215,216, 217
ÖRNEĞİN E211-SODYUM BENZOAT KETÇAPLARDA BULUNMAKTADIR.

123,110 ABD, İNGİLTERE, FRANSA, ALMANYA, RUSYA,JAPONYA VE DAHA BİRÇOK ÜLKEDE YASAKLANMIŞTIR.

ÜLKEMİZDE RENKLİ DRAJE ÇİKOLATALARDA VE KAYMAKLI BİSKÜVİLERDE KULLANILMAKTADIR.

EN TEHLİKELİ KANSEROJEN KATKI: E330

( NE YAZIKKİ BİRÇOK HAZIR GIDADA KULLANILMAKTADIR.)

TÜM KOLALI İÇECEKLERDE KULLANILAN KATKI MADDELERİNİN TESBİTİ İÇİN ANALİZ YAPILMASINA İZİN VERİLMEMİŞTİR.

KAYNAK: http://www.diet-coke.net/kolanin_zararlari.html

DAHA GENİŞ BİLGİ İÇİN ARAYINIZ:
YETKİLİ KİŞİ: YUSUF SAİT ŞENGÖZ

https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js?client=ca-pub-9605118378408773

Yorum bırakın